27 Ekim 2007

Gelecekte medya olmak-1 - Burak Evren

Internet dünya üzerinde yaygınlaşmaya başladığı günden beri süren bir tartışma bugünlerde iyice alevlenmiş durumda. Kullanıcıların pek çoğunun ücretsiz olarak her tür ve kalitede içeriğe ulaşabildiği bir alanda bu içeriğin paraya dönüştürülmesi bütün internet yatırımcılarını ve medya sahiplerini zorlayan bir soru: Klasik mecraların üretebildiği kalitede bir içeriği üreterek, içeriğe para vermeden mecranızı ayakta tutmanız mümkün mü?

Internet üzerinde yoğun zaman geçiren pekçok kişi yukarıdaki soruya cevaben wiki yapılarını, blogları ve paylaşımı örnek göstererek cevap vereceklerdir. Aslında bu cevap bir ölçüde doğrudur ama kullanıcı tarafından üretilen içeriğin kalitesine nereye kadar güvenmeliyiz sorusu karşımıza çıkıyor. Sokaktaki insanların ürettiği doğrular veya haberlerin genel geçer doğrular haline gelmesi ne kadar sağlıklı.

Sonuca doğru, akıllı bir tartışma yürütmek adına bugün olanlara bir göz atmak gerekli. 90’lı yılların ortasından itibaren Yahoo ve benzeri portal yapıları kendi yaratıcılıklarıyla kazandıkları kullanıcılarına kaliteli hizmet sunmak adına devasa şekiller aldılar. Bunun sonucu olarak, mutlu kullanıcılardan daha çok, eski cazibesini yitirmiş, dinamizmi eksik portallerinden kaçan müşterilerle karşı karşıya kaldılar. Müşterinin zevkleri internet gibi akışkan bir mecrada dramatik olarak şekil değiştirirken adaptasyon hızının yavaşlığı ve hantallığın getirdiği irilikle ürün konusunda tüm yaratıcılıklarını kaybettiler. Internet ile uğraşan pek çok kişi artık Yahoo’nun yaratıcılığından değil de satın almalarından bahsediyor.

Türkiye’de de olduğu gibi zaten sığ olan reklam pazarında bir de topluluğunu kaybetme riskiyle karşı karşıya kalan firmalar. Bu hızla pazara girip ellerindeki büyük bir kaynağı satın almaya harcamaya çalıştılar. Satın almalar finansal olarak dip gelirinizde bir değişiklik yaratmaktan çok sizi daha çok eksiye götürdüğüne göre aslında kendi kendinize yaptığınız bir hatanın cezasını artık çekmek zorunda kalmanız gayet doğal. İçerik üretici olmadan, bu içeriği bir araya getirmek çabasına girmek varken tam aksini yapanlar. Internet firmalarını gazete patronu gibi yönetmeye çalışanlar yanıldı. Geleceğin medyası insanların kişisel yayınları ve peer to peer (people to people) olduğuna göre ve insanlarda sizin bir araya getirmeye çalıştığınız içeriği gayet basit yollardan (rss, xml, vs) biraya getirebildiklerine göre, siz tamamen yanlış bir iş yapıyorsunuz. Bir gazetenin veya derginin kendi içeriğini internete aktarması ile o bilgiyi baştan yaratmanın arasında doğan dramatik farklar gayet net olduğuna göre, bugün portal denen yapılar tarafından ortaya konan içerik çalışmalarının geleceksiz ve mesnetsiz olması kaçınılmaz.

Portallerin geleceği kendi özlerine dönerek topluluğu bir arada tutabilecek yapıları geliştirmek, kullancıya akışkanlık ve özgürlük verebilecek tüm araç gereci onun emrine sunmak ve onu bu geniş dünya ile mümkün olduğunca kuvvetli ilişkilendirmekte yatıyor.

Burak Evren


yazının ikinci bölümünü okumak için buradan buyrun...

2 yorum:

Unknown dedi ki...

"internet firmalarını gazete patronu gibi yönetmeye çalışanlar" çok güzel bir niteleme olmuş...

Adsız dedi ki...

Konuya aslında çok derin bir açıklama ile yaklaşılabilir ancak, aslında biz aşağıdaki dikkat çektiğim yaklaşımdan elbet hepimiz son çıkarımları yaabiliriz. Diyorum ki;

Sadece ortam oluşturma, yaşatma ve içerik toplayarak onu topluca sunma stratejisi güdenler için sting'in ithaf ettiği bir şarkısı var:

how fragile we (you) are...

bu yorum 2002'lere kadar makuldu ancak artık o yıllardaki alışkanlık ile yaklaşmamak lazım. Kiler app'leri, ya da killer pshychological gap'leri yakalamak artık bir adım önde.

Derim ben...

İsmail Özdemir